Deneyiminizi daha iyi hale getirmek için bu web sitesinde çerezleri kullanıyoruz. Devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş oluyorsunuz.
Airplus 11. Yılını Yeni Yatırımlarla Kutluyor
AIRPLUS, son yatırımları ve yenilenen kurumsal kimlik uygulamaları ile iklimlendirme sektöründeki 11. yılını kutluyor. Airplus İklimlendirme Teknolojileri Genel Müdürü Kubilay Çiftci, şunları söyledi:
"11. Yaşımızı kutladığımız bu günlerde hem fiziki çalışma ortamımızda hem de kurumsal kimlik uygulamalarımızda ruhumuzu yansıtan yeniliklere imza attık. İklimlendirme sektöründeki 2. 10 yılımız için logomuzu yeniledik. Marka ismimizi ve markamızın müşterilerimize vaat ettiği katma değeri sembolize etmek için yeni logomuzda "P" harfini oluşturan "+" simgesi yer alıyor. Fiziksel çalışma ve üretim ortamımızı tamamen değiştirerek hem idari kadromuzu hem de üretim tesisimizi İstanbul Anadolu yakasında, Yavuz Sultan Selim Köprüsü güzergahında, Sırapınar semtinde, Hüseyinli-Şile gişedeki yeni arazimize taşıdık. 9.000 m2'lik yeni yerimizde üretim, 7.850 m2lik tesisimizde gerçekleşiyor. Üretim bölümümüzde Ar-Ge, Ür-Ge, üretim ve stok departmanlarımız bulunuyor. İdari bölüm ise 1.150 m2'lik iki katlı binamızda yer alıyor. İdari bölümde büyük bir konferans salonu oluşturduk. Yeni fabrikamızda çalışanların konfor ve mutluluğunu, üretimde kalitenin sürekliliğini ve verimliliği ön planda tutan bir mimari tasarım kullandık. Tüm departman çalışanlarının ürünlere olan ilgisini arttırmak ve ortak amacı hissettirmek adına yönetim departmanlarının yanı sıra ortak alanlardan da üretim alanının izlenebilmesini sağladık.
Satış sonrası hizmet (servis ağı) sürekliliğini sağlamak amacıyla yurt dışı projelerde yerleşik hizmet talepleri dış kaynak kullanımı ile gerçekleşmektedir. Burada adaylara teorik eğitim vererek mevcut kaynaklara ise tazeleme eğitimi vererek bilgileri güncellemeyi ve hizmet kalitesinin sürekliliğini sağlamayı amaçlıyoruz. Teorik eğitimin ardından showroomdaki ürünleri tanıtıyoruz. Bu sayede üretim kapasitemizi 3 katına çıkardık ve projelere daha hızlı cevap verebilir hale geldik.
Ürün yelpazemiz yine oldukça geniştir: Klima Santralleri, DX Bataryalı Klima Santralleri, Hijyenik Tip Paket Klima Santralleri ve Rooftop Paket Klima Santralleri, Fan Coil Cihazları, Havuz Nem Alma Cihazları, Isı Pompalı Isı Geri Kazanım Cihazı, Tavan Tipi Isı Geri Kazanım Cihazı, DX Bataryalı Tavan Tipi Isı Geri Kazanım Cihazı, Dikey Tip Isı Geri Kazanım Cihazı, Sıcak Hava Cihazı, Hücre Fanları, Sığınak Fanı, Davlumbaz Santrali, Şaft Damperi, Yer Konvektörü, Dikdörtgen Kanal Tipi Fan, Aksiyal Jet Fanlar ve HEPA Filtre Kutuları üretmek için 11 yıldır yaptığımız gibi iç ve dış pazarın ihtiyacı olan yenilikçi ürünleri tasarlıyor ve hayata geçiriyoruz..
Yeni üretim alanımızda 12 adet montaj hattı bulunuyor. Yine 2019 içinde yapacağımız yatırımlardan biri de mevcut makine filomuza ekleyeceğimiz bir adet punç bir adet fiber lazer makinası olacak. Montaj hattı adedimizin artması elbette kalifiye personel ihtiyacımızı arttırıyor. Bununla ilgili de hazırlıklarımız tamam. Üretim, satış, satış sonrası hizmetler ekibi ve teknik kadro ile HVAC için Tek Noktadan Tedarik ve Satış Sonrası Hizmet sunmaya devam ediyoruz. AIRPLUS olarak iç pazarda bayilik ağı ile satış yapmıyor, doğrudan hizmet vermeyi tercih ediyoruz. Ancak dış pazarlarda (örneğin Türk Cumhuriyetleri, Ortadoğu, Balkan ülkeleri gibi farklı iklimlere sahip ülkelerde) sağlam iş ortakları ile çalışmayı, kültürel farklılıkları elimine etmek, yerel olmanın da avantajını yakalamak amacıyla yeğliyor, yeni pazarlara girerken bu konudaki partner araştırmalarımızı titizlikle yürütüyoruz. Türkiye iklimlendirme sektörü olarak ihracatta rekabetçi hale geldik, tüketici bilincinin artması ile 'konforlu yaşam' koşulları aranan 'alt limit' oldu, bu elbette iç pazar açısından bir fırsat, fakat yeterli değil zira yaşanan ekonomik dalgalanmalar imalatçılar için ihracatı vazgeçilmez yapıyor. Bununla birlikte yabancı para birimindeki ani yükselişler, ürünlerimizde kullandığımız ana komponentlerin maliyetlerinin aşırı artmasına sebep oluyor. İnşaat sektörüne verilen desteğin yeterli olmadığı ve sektörün daralma trendinde olduğu göz önüne alındığında kolaylıkla söylenebilir ki ülkemizin sanayi ağırlıklı gelişme tercih edilmeli, özellikle imalat sanayinin milli gelir içindeki payı artırılmalıdır. Bu sağlandığında dış pazarlara daha çok ve sürekli şekilde ürün satılarak ülkeye sürekli, güvenilir döviz girişi sağlanabilir, bu da doğal olarak diğer sektörleri ve inşaat sektörünü canlı tutar. Maalesef, şimdiye kadar inşaat sektörüne yapılan suni pompalamalarda ancak buraya kadar gelinebilmiş, henüz bahsettiğim ana hedefe ulaşmamız mümkün olmamıştır. İnşaat sektöründeki daralma elbette sadece iç pazarda aktif olan imalat firmalarını derinden yaralamış, AIRPLUS gibi iç ve dış pazarı birlikte hedefleyen, stratejik olarak yumurtaları tek sepette toplamayan firmaları ise göreceli olarak olumsuz yönde etkilemiştir."